İçindekiler
Osmanlı Padişah VI. Mehmed “Sultan Vahdettin”, hem halifeliği hem de padişahlığı bir arada icra eden son Osmanlı idarecisidir.
Sultan Vahdettin, ülkedeki son fiili Osmanlı padişahı olmuş, kendisinin halefi olan Abdülmecid Efendi, saltanatın kaldırılması ile bir süre yalnızca İslam Halifesi olarak görev yapmıştır.
Sultan Vahdettin’in Soyu ve Ailesi
Sultan VI. Mehmed’in, Osmanlı hanedanlığı içindeki soy silsilesi şu şekildedir:
Ertuğrul oğlu Osman oğlu Orhan Gazi oğlu I. Murad oğlu I. Bayezit oğlu II. Murad oğlu Mehmed Çelebi oğlu Fatih Sultan Mehmed oğlu II. Bayezıt oğlu I. Selim oğlu Sultan Süleyman oğlu II. Selim oğlu III. Murad oğlu III. Mehmed oğlu I. Ahmed oğlu İbrahim oğlu IV. Mehmed oğlu III. Ahmed oğlu Abdülhamid oğlu II. Mahmud oğlu Abdülmecid oğlu Vahîdeddin
Sultan Vahdettin hayatı boyunca aşağıdaki kadınlarla evlilik yapmıştır:
- Nazikeda Hanım (Bu hanımdan üç kızı vardır.)
- İnşirah Hanım
- Müveddet Hanım (Şehzade Ertuğrul’un annesidir.)
- Nevvare Hanım
- Nevzad Hanım
Sultan Vahdettin’in Tahta Geçmeden Önceki Hayatı
Sultan Vahdettin 14 Ocak 1861’de İstanbul’da Dolmabahçe Sarayı’nda doğdu ve babası henüz 5 aylıkken erken yaşta öldü.
Sultan Vahdettin’in annesi o henüz dört yaşındayken vefat ettiği için üvey annesi Şayeste Hanım tarafından yetiştirilmiştir.
Sultan Vahdettin’in Eğitimi
Mehmed, talebe iken arkadaşları ile birlikte gizlice medrese derslerine katılmış, yanı sıra özel öğretmenlerle çalışarak kendini yetiştirmiştir. Aldığı medrese eğitimi, iktidara geldikten sonra önüne getirilen şer’i konuları irdeleyecek yetkinliği kendisine kazandırmıştır.
VI. Mehmet İslam Şeriatı, Kuran’ın tefsiri ve hadislerin yanı sıra Arapça ve Farsça dersleri almıştır.
Genç şehzade, Nakşibendi tarikatının bir müridi olarak tekkeye gelir gider, gençliğinde tasavvufa ilgilenirdi.
Şehzade VI. Mehmet, sanat da dahil olmak üzere çeşitli konulara ilgi duyduğu için çeşitli özel dersler almış, çokça okumuştur. Edebiyat, hat ve musiki ile alakadar olmuştur. İyi bir hattattır. Çok sayıda bestesi vardır.
Sultan Vahdettin’in Saltanat Yılları
VI. Mehmed, Osmanlı İmparatorluğu’nun Birinci Dünya Savaşı’ndaki yenilgisinden sonra, kardeşi Mehmet Reşad’ın 3 Temmuz 1918’de vefat etmesi üzere iktidara geldi.
Padişahın öncelikli gündemi devletin aldığı ağır hasardan sonra mümkün olan en az kayıpla savaştan çıkmaktı.
Vahdettin’in iktidara gelmesinden sonra Mondros Mütarekesi imzalandı. Bu mütarekeye göre Müttefik kuvvetlerin İstanbul’a girmesine, önemli kaleleri, Çanakkale ve İstanbul boğazlarını kontrol etmelerine izin veriliyordu.
O dönemde devleti kontrol eden İttihat ve Terakki Hükümeti çoğu cephede ağır kayıplar verdiğinden, Vahdettin iktidara geldiğinde Osmanlı Devleti birçok toprak kaybetmişti.
Mondros Mütarekesi sonucunda Osmanlı ordusu terhis edildi, ayrıca tüm limanlar, demiryolları ve diğer stratejik noktalar İtilaf Devletleri’nin tasarrufuna geçti. Kafkasya’da Osmanlılar, Osmanlı ve Rus İmparatorlukları arasındaki savaş sonucunda savaş öncesi sınırlarına çekilmek zorunda kaldı.
Osmanlı Devleti’nin teslim olması ve Mondros Mütarekesi’nin imzalanmasından sonra Padişah, İtilaf devletlerin şartlarını uygulamanın yanı sıra gayrimüslimleri korumak için Mustafa Kemal Paşa’ya Doğu Anadolu’ya gitmesini emretti.
Bazı tarihi kaynaklar bu konuda ihtilaf etse de, bazı kaynaklar Sultan’ı milli mücadele hareketlerini bastırarak millete ihanet etmiş gibi yansıtmaktadır.
Diğer kaynaklar, Mustafa Kemal Atatürk’ün daha sonra bir basın demecinde söylediği gibi, Sultan’ın kendisini göndermeden önce yanına çağırdığını ve ona şöyle dediğini doğrular:
Bugüne kadar devlete defalarca hizmet ettin Paşam, ülkeyi kurtarabilirsin!
Böylece Mustafa Kemal Paşa Kurtuluş Savaşı’nın başlangıcını etkilemiş ve Padişahı ve Müttefiklerle yaptığı mütarekeyi tanımayı reddeden Türk Millet Meclisi’ni kurmuştur.
“Kuva-yi Milliye” ordusuna karşı İstanbul hükümeti tarafından Padişahın emriyle Süleyman Şefik Paşa önderliğinde “Kuvâ-i İnzibâtiyye” kurulmuştur.
Bazılarına göre padişah Kuva-yi Milliye’ye gizlice destek sağlamış, Kuvâ-i İnzibâtiyye’yi ise müttefikleri oyalamak için kurdurmuştur.
Ankara’da 23 Nisan 1920’de Mustafa Kemal başkanlığında yeni bir hükümet kurulmuş, bu hükümet, Vahdettin ve Süleyman Şefik Paşa’yı tanımadıklarını açıklayarak geçici bir anayasa hazırlamıştır.
1920’de Osmanlı hükümeti, Anadolu’yu ve Osmanlı İmparatorluğu’nu haksız yere bölen ve Ankara hükümeti tarafından reddedilen Sevr Antlaşması’nı onayladı.
Sultan Vahdettin’in Sürgüne Gönderilmesi
Türkiye Millet Meclisi 1 Kasım 1922’de saltanatı kaldırdı.
17 Kasım 1922’de Sultan, bir İngiliz savaş gemisiyle Malta’ya gitti ve ardından İtalyan Rivierası’na geçti.
19 Kasım 1922’de, padişahın sürgününden iki gün sonra kuzeni Abdülmecid Efendi halife ve Osmanlı ailesinin reisi olarak seçilmiştir. Saltanat kaldırıldığı için Abdülmecid Efendi’nin yalnızca halife olarak seçildiği, Osmanlı Deveti’nin son halife-padişahının VI. Mehmet, Vahdettin olduğu unutulmamalıdır.
Sultan VI. Mehmed, kuzeninin halife seçilmesini protesto ederek, İslam halifeliğinden ve yöneticilik hakkından feragat etmediğini açıklamıştır.
Son Osmanlı Padişahı’nın Ölümü
Sultan Vahdettin, 16 Mayıs 1926’da İtalya’nın Sanremo kentinde öldü. Kızı Sabiha Sultan, defin için güçlükle para bulmuştur.